#1
|
||||
|
||||
![]()
Ebû Hüreyre (r.a) anlatıyor: Sahabeler Hz. Peygamber‘e, “Yâ Resûlallah! Acaba kıyamet günü Allah‘ı (c.c) görebilecek miyiz?“ diye sordular. Resûlullah (s.a.v),
“Bulutsuz bir günde, öğlen ortası güneşi görmenize bir engel var mı?“ diye sordu. Sahabeler, “Hayır“ dediler. Resûlullah (s.a.v) yine, “Bulutsuz bir gece, dolunay çıktığında ayı görmenize bir engel var mı?“ Sahabeler yine hayır cevabını verdi. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Nefsimi kudret elinde bulunduran Allah‘a yemin olsun ki, o gün rabbinizi görmenize bir engel olmayacaktır. Allah Teâlâ kulunu karşısına alacak ve, ‘Sana ikramda bulunmadım mı? Seni ait olduğun topluluğun efendisi yapmadım mı? Evlendirmedim mi? Atları, develeri hizmetine vermedim mi? İnsanlara başkan yapmadım mı? Ganimet mallarının dörtte birini sana helâl etmedim mi?‘ diye soracaktır. Kul, ‘Evet‘ diyecektir. Allah Teâlâ, ‘Bana kavuşacağını hiç düşünmedin mi?‘ buyuracak; kul da, ‘Hayır‘ cevabını verince Allah (c.c), ‘Öyleyse, beni unuttuğun gibi ben de seni unutuyorum‘ diyecektir.“ (Müslim, Zühd, 16; Ebû Davud, Sünnet, 20; Tirmizî, Sıfatü‘l-Cenne, 17; ibn Mâce, Mukaddime, 13; Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 2/389.) Ey miskin! Şimdi meleklerin kollarından tutup seni Allah‘ın huzuruna çıkardıklarını ve Allah‘ın sana şu soruları sorduğunu düşün: Sana gençlik nimetini bahşetmedim mi? Peki onu nerede çürüttün? Sana uzun bir hayat vermedim mi? O halde onu nerede tükettin? Sana mal mülk vermedim mi? Onu nereden kazandın ve nerelere sarfettin? Sana ilim vermedim mi? Peki onunla amel ettin mi? Allah‘ın (c.c) o anda sana verdiği nimetleri, O‘na karşı yapmış olduğun isyan ve günahlarını sayarken nasıl bir haya ve utanç içinde olacağını gözünde canlandırabiliyor musun? Eğer sen bu sayılanları kabul etmek istemez ve şahit istersen, bütün organların ve azaların yapmış olduklarına (lehinde ya da aleyhinde) şahitlik edecektir. Enes (r.a) anlatıyor: Resûlullah (s.a.v) ile birlikte oturuyorduk. Bir ara Resûlullah (s.a.v) gülümsedi ve, “Neden güldüğümü biliyor musunuz?“ diye sordu. Bizler, “Allah ve Resulü daha iyi bilir“ dedik. Resûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “(Hesap günü) Kulun rabbiyle arasında geçecek olan konuşmasına (yani kulun, rabbinin suallerine karşı kendini savunurken söylemiş olduklarına) gülüyorum; zira o gün kul rabbine, ‘Ey rabbiml Beni zulme ve haksızlığa karşı koruyan sen değil miydin?‘Allah (c.c), ‘Evet‘buyurur. Kul, ‘O halde bana benden olan bir şahit istiyorum (başkasını kabul etmem)“ der. Bunun üzerine Allah (c.c), ‘O halde bugün hesap sorucu olarak nefsin (azaların ve organların) yeter. Kirâmen Kâtibin de şahitlerin olsun‘ buyurur. Sonra o kulun ağzına mühür vurulur, organlarına ve azalarına, konuşun denilir. Onlar da o kimsenin yapmış olduğu her fiili teker teker anlatırlar. Sonra kulun ağzı açılarak konuşmasına izin verilir. Kul, azalarına, ‘Defolun! Uzaklasın yanımdan ! Ben dünyada sizi korurken sizin yaptığınıza bir bakın!‘ der.‘ (Müslim, Zühd, 17; Nesâî, es-Sünenü‘l-Kübrâ, nr. 938; Kurtubî, el-Câmi, 15/45; Ha-tîb-i Tebrizî, Mişkât, nr. 2554.) Bütün mahlûkatın önünde azalarımızın şehadetiyle rezil rüsva olmaktan Allah‘a sığınırız. Ancak şunu da hatırlatalım ki, Allah (c.c) sorgu sual esnasında müminlerin kusurlarını örteceğini ve onları Allah‘tan (c.c) başka kimsenin bilmeyeceğini müjde etmiştir.
__________________
Forum Kuralları - Forum İlkeleri Ey nefsim! Deme "Zaman değişmiş, asır başkalaşmış,herkes dünyaya dalmış,hayata perestiş eder, derd-i maişetle sarhoştur." Çünkü ölüm değişmiyor.. Hem deme : "Ben de herkes gibiyim" Çünkü herkes sana kabir kapısına kadar arkadaşlık eder. Herkesle musibette beraber olmak demek olan teselli ise, kabrin öbür tarafında pek esassızdır...
|
#2
|
||||
|
||||
![]()
süper bı yazı paylaşım için teşekkürler rabbim ahireti alemde bizi doğru söyleyenlerden eylesin
selam ve dua ile |
#3
|
||||
|
||||
![]()
ALLAH bizleri hesap gününde müjdeli kullarından eylesin...amin....teşekkürler..selamün aleyküm....
__________________
Hatırlar mısın? Doğduğun zaman, sen ağlardın gülerdi alem. Öyle bir yaşam sür ki, mevtin sana hande olsun. Halka matem... Ölüm, sevgiliyi sevgiliye kavuşduran bir köprüdür |
#4
|
||||
|
||||
![]()
Rabbimiz,bizleri razı olduğun kullarından eyle.Cennetinle ve CemÂlinle müşerref eyle.amin.Türker kardeş eline sağlık.
__________________
Hakiki imanı elde eden,kainata meydan okur. |
#5
|
||||
|
||||
![]() Alıntı:
Okuyup da ürpermemek mümkün değil.. ALLAH(C.C.) Razı Olsun,bir teyakkuz sireni oldu,ALLAH(C.C.) cümlemizi dosdoğru istikamet üzerine daim kılsın inşaALLAH.
__________________
*Sizdeki gençlik katiyen gidecek. Eğer siz daire-i meşrûada kalmazsanız, o gençlik zâyi olup başınıza hem dünyada, hem kabirde, hem âhirette kendi lezzetinden çok ziyâde belâlar ve elemler getirecek. Eğer terbiye-i İslâmiye ile, o gençlik nimetine karşı bir şükür olarak, iffet ve nâmusluluk ve tâatte sarf etseniz, o gençlik mânen bâkî kalacak ve ebedî bir gençlik kazanmasına sebep olacak.* (On Üçüncü Söz/Risale-i Nur Külliyatı'ndan) |
#6
|
||||
|
||||
![]()
ALLAH (c.c) razi olsun hepinizden bize hatirlattiginiz icin, Yüce Rabbim o gün yüzü gülenlerden eylesin.
Konu baycees42 tarafından (02-07-2012 Saat 17:03 ) değiştirilmiştir.. |
#7
|
||||
|
||||
![]() Alıntı:
ALLAH c.c sizdende razı olsun.. Aramıza hoş geldiniz.. Sevgiler..
__________________
Forum Kuralları - Forum İlkeleri Ey nefsim! Deme "Zaman değişmiş, asır başkalaşmış,herkes dünyaya dalmış,hayata perestiş eder, derd-i maişetle sarhoştur." Çünkü ölüm değişmiyor.. Hem deme : "Ben de herkes gibiyim" Çünkü herkes sana kabir kapısına kadar arkadaşlık eder. Herkesle musibette beraber olmak demek olan teselli ise, kabrin öbür tarafında pek esassızdır...
|
#8
|
|||
|
|||
![]()
her bir zerre
Allahı gösterir" lailahe ilallah der, hadisiyle sözüyle de ilişkili omalı, bu konu. |
#9
|
||||
|
||||
![]()
Allah razı olsun bilgilendirmelerinizden.
|
![]() |
Etiketler |
hesap günü |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
|
|