Ya ALLAH

Anasayfa Kimler Online Bugünki Mesajlar Forumları Okundu Kabul Et
Geri git   İBADET REHBERİ FORUM > --=KUR'AN-I KERİM=-- > Kuran'da İnanış Konuları > Oruç - Zekat

Cevapla
 
Seçenekler
  #1  
Alt 09-21-2008, 16:40
CUMHUR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
CUMHUR CUMHUR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Özel Üye
 
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesajlar: 4,046
Standart Oruç diye bildiğim

Bir iğne oruç.. Beni bana dikiyor, yeniden dokuyorum insan olan yanımı. Dudağımı dudağıma teğelliyor; yalan ve boş sözü değdirmiyor nefesime. Bencilliğimin yakalarından tutup cömertliğin düğmelerine ilikliyor beni; yeniden b/akıtıyor hiçliğime, hiçlikten geldiğim gerçeğine…






Bir mühür oruç. Mekanın üzerine kutlu bir vaktin hükmünü basıyor, her köşeyi kutsuyor, her şehri Kâbe’nin eteğine taşı(rı)yor. Mevsimlerden de geçse, ömrün farklı yıllarına da uğrasa, bizi bir sofranın başında bir bir çocuk ediyor, kalplerimizi binbir çocuk sevincine kilitliyor. Kalbimizi meleklerin bile göremediği, şeytanın bile bozamadığı o görünmez, o gösterilmez, yalnızca O’na görünür sadrın içine koyuyor, sahtelikten çıkarıp yeniden piyasaya sürüyor. Eşyanın sıradanlığını çekip alıyor elimizin altından, yine ama yeni, eski ama taze lezzetlerle damgalıyor.

Bir yokuş oruç. Şükrün ırmağını akıtıyor çölleşmiş tenimizin vadilerinden. Sabrın yokuşlarında susatıp suya kandırıyor nankörlüğümüzü yeniden.

Bir yoldur oruç. Çıkar/çıkmaz sokakların hepsini Mekke’ye çıkarıyor. Şehrin kirlerini bir suskunluk avazında temizliyor. Yetim bıraktığımız umudumuzu, sokağa terkettiğimiz merhametimizi yeniden eve alıyor. Yola koyuyor içimizin şefkat kervanlarını. Kuraklaşmış, çoraklaşmış dünyanın göbeğinde, iftar saatlerinde serinlediğimiz, iftarı bekleyerek sevindiğimiz, bölüşerek sevindirdiğimiz bir vahaya uğratıyor nefislerimizi.

Bir elbisedir oruç. Bizi ilk defa niyetimizle giyindiriyor. Güvendiğimiz eylemlerimizi bir kenara bıraktırıp, eylemsizliğin, hiçbir şey edememenin loş köşelerine çekiyor. Sıcak teması kaybettiğimiz vicdanımızın eşiğine yeniden çağırıyor bizi. Bir ihramı giyer gibi, O’nu görürcesine yaşadığımız ihsan kumaşını atıyoruz omuzlarımıza. Kıyıda köşede, kimsenin görmediği yerlerde, gözlerden uzakta da olsa, yalnız ve yalnız O’na teveccüh etmenin, yalnız ve yalnız O’ndan iltifat beklemenin estetiğine bürünüyoruz.

Bir kapı oruç. Bize açılan. Sonsuz bir kabullenişin odasına doğru eşsiz bir aşinalıkla ayaklarımızı buyur eden ahşap bir kapı. Anamızın ekşi ayranını özlercesine, babamızın şefkatli bakışını beklercesine, bir susamlı pidenin kokusunda erircesine, bir kutlu emre seve seve itaat edercesine masumiyetimizin evine yeniden ayak bastığımız bir kapı. Bizden açılan bir kapı. Cimriliğimizi sürpriz bir merhametle dikiş yerlerinden yırtarak, biriktirdiklerimizi elimizin altında faydasız kılarak kalbimizi başkalarına doğru aralayan..

Bir yağmur oruç. Sokaklara gökyüzü insin diye. Çocukluklarını yetim bırakmış büyüklerin de alnına çocukça sevinçler dokunsun diye. Dağlarca büyümüş, kayalarca katılaşmış kalplerin arasından yeniden sular sızsın diye… İçimizde öldürdüğümüz acımalar, küllendirdiğimiz merhametler bir damlanın dokunuşuyla filizlensin, göğe ağaç ağaç ağsın diye. Yetim başını okşayan meyvelerle, komşuyu da hatırlayan çiçeklerle, eksildiğimizi/eskidiğimizi açık eden kokularla dal budak salsın diye…

Bir taştır oruç. Yolumuzu kesen. Hırslarımızın ayaklarına dolanan. Emellerimizin önüne dikilen. Başımıza bir mezar taşı gibi dikilip toprak olduğumuzu hatırlatan. Eşyanın yüzünü bizden çeviren bir soğukluk, katılık gibi ağırlaşan. Hazzın kabını dokunulmaz kılan bir duvar gibi yükselen. Kimi katı kalpleri utandırırcasına, bir Mûsa asâsı gibi dokunan. İmsakla, iftarla, ezanla sonsuz yumuşayan, çatlayan, tozlaşan, ağlayan, ağlatan…

Bir topraktır oruç. Bir saksılık toprak gibi pencere önünde. İçinde hayallerin yeniden sulandığı… Her kıpırtısında çocuk sevinçlerinin yeniden uyandığı… Bir o kadar tanıdık, bir o kadar yeni…

Kendince, keyfince bir mutluluk adası. İçimizi bir saksılık toprak kadar olsun geniş tuttuğumuzun habercisi. Küçük sevinçler gölgesi….

Bir saklambaç oyunu oruç. Kendimizi kendimizden gizler gibi görünmez bir niyetin köşelerinde beklediğimiz. Bencilliğimize sobelendiğimiz. Sonsuza kadar sevabımızı saydırdığımız ebemiz. Az pencereli yalnızlıklar. Şehvetimizi sarkıttığımız kuyular. Hırslarımızı yatırdığımız kuytular.

Bir oda oruç. Bir bir buluştuğumuz. Yeniden göz göze geldiğimiz. Dört duvarı sohbetle yeniden buluşturduğumuz. Sofranın beklentisinde, bir yudum suyun sesinde, bir sıcak ekmeğin kıyısında kalbimizi yeniden sedirlere yatırdığımız. Ruhumuzu baş köşeye buyur ettiğimiz.

Bir sızı oruç.. Tenin çatlaklarından sızan can akışı. Bedenin yaralarından taşan kalp ağrısı. Ruhun tenden dışarı sızması… Kabuğun çatlaması… Tohumun uyanması.

Bir dönüş oruç. Yar’e verdiğimiz söze dönüş… Suskularca konuşan. Söz verdiğimiz Yâr’e dönüş…Çığlıklara sarılan.

alıntı..........
__________________
Hatırlar mısın? Doğduğun zaman, sen ağlardın gülerdi alem. Öyle bir yaşam sür ki, mevtin sana hande olsun. Halka matem...
Ölüm, sevgiliyi sevgiliye kavuşduran bir köprüdür
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Hizli Erisim

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Tarihi tekerrür diye tarif ediyorlar meliha Ata Sözleri & Özlü Sözler 0 10-11-2008 10:51
Allah diye diye samet İlahi sözleri 0 08-25-2008 13:57
Ramazan ve oruç samet Oruç - Zekat 0 08-11-2008 12:42
Ey oruç,tut beni! CUMHUR Oruç - Zekat 0 08-10-2008 22:33
oruç kutlu Fıkralar (: 0 01-30-2008 15:30


WEZ Format +3. Şuan Saat: 14:14 - Tarih: 03-29-2024..


Powered by vBulletin 3.7.3
Copyright © 2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Copyright © İBADETREHBERİ Forum, All Rights Reserved
Web Tasarım: @Türker
Her Şey ALLAH(c.c) Rızası İçin.