#1
|
|||
|
|||
İnsanın mülkü yarasındadır..
I.
yok artık bir yanardağım! II. gözlerime indirdiğin melekler de yok artık. gittiler beni dili dargın bir zamana verdiler. gördüler aşkı yaraya süren bir semazenim ben. bu nefes kimindir dediler, bu kendine dönen kimdir? bilmediler içime dökülen bu kuyular sendendir. ruhuma diktiğim bu lekeler emanetindir bilmediler. dediler: kalbi susmuş bir adamdır bu! terk edin! eli düzgün yüzü güzel bir ölüm getirin ona! III. bana biçilen bu ölüm armağan mı bela mı bilemedim, eğildim dünyaya yüzünün yaprağına değdim. gövdeme gömülü rüzgârların kapısında bekledim. taş söyledim, çöl içtim, kusur ettim kendimi. insanın insana açıldığı ilk tufandır aşk dedim. dağıma indim, karanlığıma. aşka tutulan bir mum ile sana değdim. diledim ki kalbimi düşürdüğüm çadırında döneyim! dilime değen mühür, alnımda duran kılıç dünyaya dağıldığım aynada seni söylesin. kirpiğimden kalkan gemiler hep suyunda gezinsin diledim! V. beni anlama! ruhumda gezinen bu nehir boşuna. boşuna alnımda açılan bu levha. insan dediğin bu dünyada bir yaradır, bir inleyiş hüzünler kapısında. beni anlama! yüzüme tuttuğum bu dünya, geri vermeyecek gözlerimi nasılsa. tozunu aldığım bu ayna beni bilmeyecek. gidecek, sırrını söyleyecek büyük bir dağa, bana gelmeyecek. beni anlama! sen tanıdık bir eskisin. suyundan verme bana. bu kırbaç sözler benimdir, bu gözler elem kuyusudur sana! VI. bilmeni istedim istedim ki beni bilmeni. aklımı sustuğum o günden beri, avucumda gezdirdiğim bir mezarla, sözü eksik bir kalemden kendimi dilemekteyim. bu benim kaderim değil kabulümdür. kendini bana süren merheme çareyim. dokunma! kalbimin anahtarı yok artık. canımı senden çektim. değilsin emanetim, seni bana bırakma! VII. onca yolu ölerek geldiğim onca sana alnımda taşıdığım bu harfler kimeydi bilme! beklediğim bu köprü kimin suyuna giderdi? bu hangi bahçeydi içinde dağıldığım? araladığım bu perde hangi zamana değerdi? öyle tozluyum ki bu yeryüzünde öyle dolu ki denizleri süsleyen bir cesedim ben sanki denizler ne ki? derinde susmayan bu tufan nedir peki? insan neden uğraşır içinin kumaşıyla? neden susar, bağırır, ağlar, dağılır? bir taşa neden derdini anlatır durmadan? … her sorunun yanıtı yanlışında gizlidir ve her yalanın bir doğrusu hep vardır: ben sana yanlış kapıdan okunmuş bir kilidim! sen buna inanma! Veysi ERDOĞAN |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
İnsanın kendine olan kötülükleri | CUMHUR | Makaleler | 0 | 08-07-2014 21:09 |
İnsanın geçmişi peşini bırakmaz | CUMHUR | Makaleler | 0 | 05-09-2014 00:09 |
İnsanın ameli... | CUMHUR | Makaleler | 0 | 03-06-2013 20:28 |
Gece Hayatı Olmalı İnsanın... | Yağmur | Serbest Kürsü | 3 | 11-22-2011 06:51 |
İnsanın Ahirete Götürdüklere | WebM@ster | Ahiret ve Kıyamet | 0 | 07-02-2008 21:15 |