Ya ALLAH

Anasayfa Kimler Online Bugünki Mesajlar Forumları Okundu Kabul Et
Geri git   İBADET REHBERİ FORUM > --=Genel Dini Bölüm=-- > Ölüm

Ölüm Hayatın Kaçınılmaz Gerçeği Ölüm!!..

Cevapla
 
Seçenekler
  #1  
Alt 04-03-2008, 22:05
CUMHUR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
CUMHUR CUMHUR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Özel Üye
 
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesajlar: 4,046
Standart ÖLÜM

Her canlı ölümü tadacaktır

--------------------------------------------------------------------------------

"Her canlı ölümü tadacaktır. " (1)



Her nefis canlı ölümü tadacaktır. Yani herkes ölecektir. Bundan bazı kimseler ruhun ebedî olduğu mânâsını anlamışlardır. Çünkü tatmak, bir hayat eseridir. Ve zevk anında tadıcının ebedî olduğunu anlatır, yoksa zevk tasavvur olunamaz. O halde mânâ: "Her nefis bedeninin ölümünü tadacaktır" demek olur. Bu da nefsin, bedenden başka olduğunu ve bedenin ölümüyle onun ölmeyeceğini anlatır. Evet her nefis ölümü tadacak; dünyanın ne üzüntüsü, ne sevinci hiç biri kalmayacaktır.


"Onlar için bir ecel tayin ettik ki onda hiç şüphe yoktur" (2)

"Biz senden önce de hiçbir beşere dünyada ebedîlik vermedik. Şimdi sen ölürsen, onlar baki mi kalacaklardır?" (3)

"Yer yüzünde bulunan her canlı fanidir" (4)



--------------------------------------------------------------------------------
Allah'ın diriliği ve ölümü yaratmasının sebebi

--------------------------------------------------------------------------------
"O, hanginizin daha güzel amel yapacağınızı denemek için ölümü de dirimi de takdir edip yaratandır" (5)


Bir hayatın arkasından ölümün ve onun arkasından diğer bir hayatın karşıt olarak yaratılması, insanların bu ikisi arasında iyi bir çalışma gayretiyle Allah'ın mülkünde güzel bir işçi, yüksekbir görevli olmak üzere yarış için bir imtihan meydanına çıkarılmaları hikmetine, bu da hayattan hayata, güzellikten güzelliğe bir yükseliş nizamı ve en güzel amellere daha güzeliyle mükafat vererek ileride bambaşka bir hayata ulaştırılmaları gayesine yöneliktir.


"Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım." (6)

"Ben gizli bir hazine idim tanınmak istedim ve tanınmak için de mahlûkatı yarattım." (Kutsî Hadis)


--------------------------------------------------------------------------------
Ölüm konusundaki kader yazgısı


--------------------------------------------------------------------------------

"Allah'ın emir ve kazası olmadıkça hiç bir kimseye ölmek yoktur. O, vadesiyle yazılmış bir yazıdır" (7)


Allah Teâlâ'nın izni ve iradesi olmaksızın hiçbir kimsenin ölmesi ihtimali yoktur. Gerek döşekte olsun, gerek öldürmekle olsun, mutlak ölüm böyle olunca, Allah'ın iradesi erişmeden ne düşmanın saldırısıyla, ne de kendi arzusuyla kimse ölmez. Allah'ın izniyle ölüm ise tayin edilmiş bir şekilde yazılır. Yani Allah katında bilinen bir vakit ile takdir edilmiştir ki; ne ileri gider, ne geri kalır. Bir insan, gerçekte nasıl bir şekilde ölecekse öyle ölür. Ve onun dünyada iki ömrü yoktur. Şu halde iki eceli de yoktur.



Bazı kimseler ecel-i müsemmâ (eceliyle gelen, normal ölüm) ve ecel-i kaza (kaza ile gelen ölüm) diye iki ecel tasavvur ederler. Ve, "Zavallı eceligelmeden kazaya uğradı." derler. Bilmezler ki, olay ne ise ömür, ecel odur. Ve o kimsenin Allah katında bilinen vakti ondan ibarettir. Bundan başkası gerçekten değil, zâtî ve aklî imkan üzerine kurulmuş varsayımlar ve ihtimallerdir. Herkesin gerçekte ömrünün, ecelinin birliği, inkâr imkanı bulunmayan apaçık bir gerçek olduğu halde, birtakım kimselerin bunu karmaşık bir mesele imiş gibi "ecel bir mi, iki mi?" diye konuşmaya kalkışmaları, konuyu kavrayamamalarından doğar. Evet, kaderin sırrı belli olmaz ve yaşayan bir kimsenin ne vakit ve ne şekilde öleceğini de Allah'tan başka kimse bilmez. İlâhî kanunda ölümün sebepleri olarak tanınmış birçok şeyler de vardır. İnsan, ecelinin ne olduğunu bilmediği için bunlardan sakınmalıdır. Ve fakat muhakkak şu bilinmelidir ki bu sakınma ne ilâhî iradeyi değiştirir, ne de Allah katında bilinen ve takdir edilmiş olan eceli değiştirir.
Azrail başına geldiği zaman

Azrail başına geldiği zaman
Kırılır ayaklar kol yavaş yavaş
Mevlam nasip etsin din ile iman
Akar gözlerinden sel yavaş yavaş

Yüksek uçan gönül yorur bir gün
Ölçü terazisi kurulur bir gün
Herkesin yaptığı sorulur bir gün
Döner mi ya rabbim dil yavaş yavaş

Kabrin üzerine dikerler taşı
Bir avuç toprağa koyarsın başı
Baba oğlun görmez kardeş kardeşi
Gider geri dönmez yol yavaş yavaş

Kafurlu ılık suyu koyorlar
O nazlı bedenin tekmil soyarlar
Öldüğünü konu komşu duyarlar
Gider geri ahbaplar yavaş yavaş



--------------------------------------------------------------------------------
Ölümden kaçıp kurtulma imkânı yoktur


-------
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Hizli Erisim

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Ölüm Kabir Rüyası TÜRKER Ölüm 0 02-15-2008 00:41
ÖLÜM HİCRET Ölüm 0 01-14-2008 18:12
Rüyada ölüm HİCRET Ölüm 1 01-11-2008 15:52


WEZ Format +3. Şuan Saat: 01:38 - Tarih: 05-17-2024..


Powered by vBulletin 3.7.3
Copyright © 2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Copyright © İBADETREHBERİ Forum, All Rights Reserved
Web Tasarım: @Türker
Her Şey ALLAH(c.c) Rızası İçin.