Tekil Mesaj gösterimi
  #1  
Alt 05-24-2011, 22:55
Yağmur
Guest
 
Mesajlar: n/a
Standart Bu Papatya Kimin Eseri ?

Gelin kısa bir yolculuğa çıkalım ve bir papatyayı ana hatlarıyla ele alalım.. Allah'a inanmayan birine O'nu nasıl anlatabiliriz..
İlk olarak bu papatyanın kainattaki binlerce renkten birkaç renge sahip olması burda İRADE gerektiren bir işin olduğunu bize gösteriyor.Çünkü bir tercih söz konusu,binlerce renkten birkaçı seçilmiş..
Aynı zamanda kendine has bir kokuya sahip olması güç KUDRET gerektiren bir iştir.Çünkü bir güç olmadan o koku yapılamaz.
Aynı zamanda bu papatyanın böyle intizamlı, simetrik ve detaylı bir şekle sahip olması İLİM gerektiren bir iştir.Çünkü birşey bilmeden böyle simetrik şekiller yapılamaz.
Aynı zamanda yukarda sayılan özellikler ölü olan birinde olamaz ve bu papatyanın fotosentez yapıp büyüme ve gelişme göstermesi ŞUURlu bir hareketin varlığını ve de HAYAT sahibi olduğunu gösteriyor..
Peki sizce bu papatyayı meydana getiren öğelerin; yani hava su toprak ve güneş ışınlarının İLMİ, KUDRETİ, ŞUURU, İRADESİ ve bir Canlılığı yani HAYATI varmıdır? Tabii ki yoktur...
Öyleyse saydığımız hiçbir özelliğe sahip olmayan hava, su, toprak ve güneş ışınlarından oluşan bu papatyanın, saydığımız özelliklere sahip olan bir yaratıcısı olmak zorundadır..
Bu papatyaya böylesine şekil ve koku veren, ona hayat verip canlı statüsüne koyan, İLİM, İRADE, KUDRET VE HAYAT sahibi bir Zât olmak zorundadır.. O da Allah'tır...
Kainattaki bütün mevcudat bize Allah'ı tanıttırır.Papatya ise bir örnektir..
Kainat büyük bir kitaptır ve bu Kainat Kitabı’nın “her sayfasında yüzer kitap yazılmış; ve her satırında yüzer sayfa derc edilmiş; ve her kelimesinde yüzer satır mevcuttur; ve her harfinde yüzer kelime var; ve her noktasında kitabın muhtasar bir fihristeciği bulunur bir tarza getirmiştir. O kitabın sayfaları, satırları, tâ noktalarına kadar yüzer cihette Nakkaşını, Kâtibini öyle vuzuhla gösteriyor ki, o kitab-ı kâinatın müşahedesi, kendi vücudundan yüz derece daha ziyade Kâtibinin vücudunu ve vahdetini ispat eder.” Bediüzzaman Said Nursi


Alıntı-Nur Mektebi
Alıntı ile Cevapla